Klavyede düzen neye göre belirlenir?
KLAVYEDE DÜZEN
Amerikan mucit Christopher Latham Sholes, 1867 yılında bünyesinde mekanik harf tuşları barındıran ve bu tuşlara basıldığında mekanik kollar yardımıyla kağıda yazıyı döken bir yazı makinesi olan daktiloyu icat etti.

1870 yılına kadar tuşların orjinal dizaynı alfabetik sıraya göreydi. Bu daktilocuları o zamanın şartlarına göre çok hızlı hale getirdi. Daha sonra ise tuşlar arası mesafenin az olduğu ve yazım hızının yüksek olduğu Dvorak modeli olarak bilinen bir model ise daktiloculara tekrarlanan harfleri mümkün olduğunca sık kullanmalarına olanak sağladı. Ancak daktilonun harf kolları tuşların birbirine yakın olması nedeniyle bu düzende mekaniksel bazı sorunlara yol açıyordu. Bu harf kolları beraber hareket ederek bir tuşa basıldığında iki harf yazıyordu. Ayrıca “s-h, t-h, e-a, e-i, o-u” harfleri ve tuşların tekrarlanarak kullanılması alfabetik düzendeki klavyede yazımda da sorunlara sebep oldu.
Sholes da hem bunu önlemek için hem de daha yavaş bir yazım için en çok kullanılan harfleri ellerin ulaşması kısmen daha zor olan yerlere dağıtarak ve tuşlar arası mesafeyi arttırarak 1874 yılında bugünkü Q tipi klavye tuşları düzenini oluşturmuştur. Daha sonra da tüm üreticiler bu harf düzenini bozmadan kullandılar. Bilgisayarlarındaki klavye tuşları düzeni de buradan gelmektedir.

Q klavyesindeki bu rastgele dağıtım İngilizcede en çok kullanılan harfler baz alınarak yapılmıştır. Ayrıca Q tipi klavye tuşları ile ilgili şöyle ilginç bir durum vardır o da “TYPEWRITER” yani Türkçesi daktilo olan bu kelimenin tüm harfleri tek bir satırda bulunur (klavyenin ilk satırı).
Klavyedeki bu rastgele dağıtımın ayrıca faydaları da vardır. Kullanıcıya tuşlara bakarak yazı yazma alışkanlığından kurtarmıştır. Ülkemizde de Türkçe harflerle oluşturulmuş F tipi klavye de kullanılmaktadır. Tabi çoğunluk bilgisayarları Q tipi klavye tuşları ile kullanmayı tercih ettiğinden dolayı F tipi klavyeyi aktif kullanan insan sayısı çok azdır.

Yorumlar
Yorum Gönder